cuma akşamları da okunuyor, yarın cuma diye tamam da... pazar akşamları okunmasının sırrını çözemedim. mesainin başlamasıyla bi ilgisi yoktur herhalde.
sultan abdülaziz döneminde şehir harput’tan(yukarı şehir), mezre’ye (bugünkü elazığ’ın bulunduğu ovaya) taşınmıştır. mamuret ül aziz ismi, muhtemelen yağcı bir bürokratın seçimidir. aziz’in mamur ettiği yer manasına gelir.
araya giren edit:ismi uzun olduğundan el aziz-elaziz şeklinde kullanılmıştır. bu haliyle, abdülaziz göndermesiyle birlikte aziz şehir anlamını da kazanmıştır.
1937’de şehri ziyaret eden atatürk’ün direktifiyle ismi, azık ili manasına gelen elazık olarak değiştirilmiştir. bir ya da iki yıl sonra söyleyiş zorluğu nedeniyle elazığ’a çevrilmiş öyle de kalmıştır.
araya giren edit:ismi uzun olduğundan el aziz-elaziz şeklinde kullanılmıştır. bu haliyle, abdülaziz göndermesiyle birlikte aziz şehir anlamını da kazanmıştır.
1937’de şehri ziyaret eden atatürk’ün direktifiyle ismi, azık ili manasına gelen elazık olarak değiştirilmiştir. bir ya da iki yıl sonra söyleyiş zorluğu nedeniyle elazığ’a çevrilmiş öyle de kalmıştır.
devrim kanunlarındandır. anayasaya aykırılık iddiasıyla mahkemeye başvurulamaz, değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez.
uygulanmaz da kalır öyle orada. sadece öğrenciler değil, memurlar da şapka takmak zorundadır aslında. 6 ay falan bi hapis cezası bile vardır. saygılar sayın savcım
uygulanmaz da kalır öyle orada. sadece öğrenciler değil, memurlar da şapka takmak zorundadır aslında. 6 ay falan bi hapis cezası bile vardır. saygılar sayın savcım
sizden hiç kimse, maruz kaldığı bir zarar sebebiyle ölümü temenni etmesin. mutlaka bunu yapmak mecburiyetini hissederse, bari şöyle söylesin:’rabbim, hakkımda hayat hayırlı ise yaşat, ölüm hayırlı ise canımı al.’
hadis
hadis
#782579
erdal şafak’ın alaton’a sıkı cevapları var :
örneğin, galataport ihalesi için şu iddiada bulunuyor:
"sammy ofer, bizim mehmet kutman ile bir olup buraya milyar dolarlık yatırım yapacaktı. medya ile bürokrasi el ele verdiler, önlediler. neden? ofer, yahudi! olmaz!"
alaton yanılıyor. galataport ihalesi yargı kararı sonucu iptal edildi. danıştay 6’ncı dairesi, kültür bakanlığı’nca hazırlanan imar planının geçersiz olduğu yönünde karar verip yürütmeyi durdurunca, ihale dosyası özelleştirme idaresi başkanlığı’na iade edildi.
ayrıca, "milyar dolarlık yatırım" iddiası da abartılı. zira 1 milyar 362 milyon avroluk teklifte ödemelerin 49 yıllık işletme süresinin son yıllarına yığıldığı, teklifin günümüzdeki değerinin 200 milyon dolar olduğu anlaşıldı.
bir nokta daha: ofer’in türkiye’de diğer yatırımları devam ediyor. örneğin, kuşadası limanını işleten şirketin büyük ortağı.
gülbenkyan müzesi
alaton bir örnek daha veriyor: "aklıma gülbenkyan geldi. hani kırklı yıllarda istanbul’da bir müze yapmaya kalkışmıştı. ankara’daki ’vatanseverler’ sopa ile kovaladılar. ermeni ya; olmaz. doğuştan mundar. o da gitti, lizbon’da müzeyi inşa ettirdi."
bu da yanlış. kalust serkis gülkbenkyan 1955’te öldü. adını taşıyan müze ise çok sonra, 1969’da açıldı. 1950’lerin başında (yanılmıyorsak 1954’te) türkiye’ye gelmesine ve devlet başkanlarına uygulanan protokolle ağırlanmasına rağmen, hiçbir zaman istanbul’da müze kurmayı aklından geçirmedi.
http://www.sabah.com.tr/2008/04/24/haber,36a7b0a295cc4a56a538003165f6bb2d.html
erdal şafak’ın alaton’a sıkı cevapları var :
örneğin, galataport ihalesi için şu iddiada bulunuyor:
"sammy ofer, bizim mehmet kutman ile bir olup buraya milyar dolarlık yatırım yapacaktı. medya ile bürokrasi el ele verdiler, önlediler. neden? ofer, yahudi! olmaz!"
alaton yanılıyor. galataport ihalesi yargı kararı sonucu iptal edildi. danıştay 6’ncı dairesi, kültür bakanlığı’nca hazırlanan imar planının geçersiz olduğu yönünde karar verip yürütmeyi durdurunca, ihale dosyası özelleştirme idaresi başkanlığı’na iade edildi.
ayrıca, "milyar dolarlık yatırım" iddiası da abartılı. zira 1 milyar 362 milyon avroluk teklifte ödemelerin 49 yıllık işletme süresinin son yıllarına yığıldığı, teklifin günümüzdeki değerinin 200 milyon dolar olduğu anlaşıldı.
bir nokta daha: ofer’in türkiye’de diğer yatırımları devam ediyor. örneğin, kuşadası limanını işleten şirketin büyük ortağı.
gülbenkyan müzesi
alaton bir örnek daha veriyor: "aklıma gülbenkyan geldi. hani kırklı yıllarda istanbul’da bir müze yapmaya kalkışmıştı. ankara’daki ’vatanseverler’ sopa ile kovaladılar. ermeni ya; olmaz. doğuştan mundar. o da gitti, lizbon’da müzeyi inşa ettirdi."
bu da yanlış. kalust serkis gülkbenkyan 1955’te öldü. adını taşıyan müze ise çok sonra, 1969’da açıldı. 1950’lerin başında (yanılmıyorsak 1954’te) türkiye’ye gelmesine ve devlet başkanlarına uygulanan protokolle ağırlanmasına rağmen, hiçbir zaman istanbul’da müze kurmayı aklından geçirmedi.
http://www.sabah.com.tr/2008/04/24/haber,36a7b0a295cc4a56a538003165f6bb2d.html
özelleştirmeye taraftar olanı, karşı olanı... her iki tarafında haklı olduğu noktalar var.
bir de şöyle bir gerçek var, her akşam eve dönerken görülen:
biri, özelleştirilmiş türk telekom. bahçesindeki aydınlatmaların sadece bir kısmı yanıyor. binası loş ışık altında.
hemen yanında inşaatı yeni bitmiş, özelleştirme derdi olmayan kurumlarımızdan biri, tapu kadastro il müdürlüğü. tüm çevre aydınlatmaları açık. yetmemiş, sağdan soldan şurdan burdan projektörlerle binayı 21 th century fox hedesine benzetmişler. ne bu aq daha taşınmamışsınız bile. hem taşınsanız n’olacak, beyaz saray mı lan burası?
normalde sağı solu arar, bir yerlere yazar, olmadı söylenirsin. arkadaşların alaylı bakışlarına falan maruz kalırsın. bir değil iki değil. sonra yavaş yavaş alışırsın. banane aq, herkese iyiyse bana pekiyi!
bir de şöyle bir gerçek var, her akşam eve dönerken görülen:
biri, özelleştirilmiş türk telekom. bahçesindeki aydınlatmaların sadece bir kısmı yanıyor. binası loş ışık altında.
hemen yanında inşaatı yeni bitmiş, özelleştirme derdi olmayan kurumlarımızdan biri, tapu kadastro il müdürlüğü. tüm çevre aydınlatmaları açık. yetmemiş, sağdan soldan şurdan burdan projektörlerle binayı 21 th century fox hedesine benzetmişler. ne bu aq daha taşınmamışsınız bile. hem taşınsanız n’olacak, beyaz saray mı lan burası?
normalde sağı solu arar, bir yerlere yazar, olmadı söylenirsin. arkadaşların alaylı bakışlarına falan maruz kalırsın. bir değil iki değil. sonra yavaş yavaş alışırsın. banane aq, herkese iyiyse bana pekiyi!
her yıl en iyi iş planı yarışması düzenleyerek, kazanan kişiye uluslararası yarışmaya katılma hakkı veriyor. onu da kazanırsanız bir miktar para ödülü alıyorsunuz.
kurdun ensesi neden kalındır? kendi işini kendi görür de ondan.
kurdun ensesi neden kalındır? kendi işini kendi görür de ondan.
papa mışka gibi birşey olsa gerek...
siyahi olmak ve erkek olmak. eminem ve justin timberlake hariç...
siyahi olmadıkları için, yanlış anlaşılmasın.
siyahi olmak ve erkek olmak. eminem ve justin timberlake hariç...
siyahi olmadıkları için, yanlış anlaşılmasın.
papa erkek demektir.
855 yılında, erkek kılığına girmiş bir ingiliz kadını, papazlık, piskoposluk kademelerini nasıl atlattıysa atlatmış, hıristiyanlar’ın en yüksek dinî makamı olan papalığa kadar yükselmeyi başarmıştı. sonra da gayrımeşru çocuğunu doğurunca öldürülmüştü.
bu olaydan sonra papa olacak kişi, erkeklik testinden geçip öyle papalığa geçmeye başlamış. papanın altına bir delik kürsü korlarmış, oturduğu zaman testislerini o delikten sarkıtırmış. kilisenin bir papazı elini kürsünün altına sokup, papanın erkek olup olmadığını kontrol etmek için papanın testislerine yapışıp, papa mişka! yani papa erkek! diye müjdelermiş.
bunu her işiten herkes, birbirine papa mişka! diye müjdeler şehrin içi çığıltı ile dolarmış.’
855 yılında, erkek kılığına girmiş bir ingiliz kadını, papazlık, piskoposluk kademelerini nasıl atlattıysa atlatmış, hıristiyanlar’ın en yüksek dinî makamı olan papalığa kadar yükselmeyi başarmıştı. sonra da gayrımeşru çocuğunu doğurunca öldürülmüştü.
bu olaydan sonra papa olacak kişi, erkeklik testinden geçip öyle papalığa geçmeye başlamış. papanın altına bir delik kürsü korlarmış, oturduğu zaman testislerini o delikten sarkıtırmış. kilisenin bir papazı elini kürsünün altına sokup, papanın erkek olup olmadığını kontrol etmek için papanın testislerine yapışıp, papa mişka! yani papa erkek! diye müjdelermiş.
bunu her işiten herkes, birbirine papa mişka! diye müjdeler şehrin içi çığıltı ile dolarmış.’
zenginlerle ilgili entrylerde kendini belli etse de, adet yerini bulsun diye sorulacak sorudur.
10 milyon dolara logosunu yenilemiş sabancı’ya ait lastik markası. pek öyle ahım şahım birşey de olmamış yani.
sa vurgusunu da silmişler global olacaklarmış falan o yüzdenmiş. sanki öyle yazınca global olunmuyo. birileri iş adamlarımızı kekliyor bence. arçelik’in yeni logosu, bu vd. yok şu sektörden çık, o senin ana uğraşın olsun bilmem ne...
değişecek bayi tabelaları falan da dahilmiş bu paraya ama yine de vay a.q. diyesi geliyor insanın. bir milyona yapardım size bi logocuk.
(bkz: züğürt hanginiz)
sa vurgusunu da silmişler global olacaklarmış falan o yüzdenmiş. sanki öyle yazınca global olunmuyo. birileri iş adamlarımızı kekliyor bence. arçelik’in yeni logosu, bu vd. yok şu sektörden çık, o senin ana uğraşın olsun bilmem ne...
değişecek bayi tabelaları falan da dahilmiş bu paraya ama yine de vay a.q. diyesi geliyor insanın. bir milyona yapardım size bi logocuk.
(bkz: züğürt hanginiz)
adresi, www... şeklinde yazdığınızda karşınıza çıkan microsoft’un arama hizmeti(?)dir. amacın, sayfanın-hizmetin tıklanırlığını arttırmak olduğunu düşünmekteyim. baş tarafa http:// yazmadan da sayfa açılıyor, açılması gerekiyor zaten.
bugünkü yazısında, yine kelime oyunları ve esprili bir anlatımla ülkenin durumunu kendi penceresinden yorumlamıştır. yazısının büyük kısmına katılmamak elde değil...
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/8772323.asp?yazarid=2&gid=61&sz=93824
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/8772323.asp?yazarid=2&gid=61&sz=93824
orta sınıf bir ailede, televizyonda tatille ilgili bir haber olduğunda hep yapılan espriye konu olan turistik yöremiz...
- hadi bodruma tatile gidelim...
+ ...
- hadi bodruma tatile gidelim...
+ ...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?