benduruyorumsebagitti

(bkz: burası türkiye)

getirisi gözönüne alındığında, birilerinin neden olmasın diyeceği eylemdir.
amma ve lakin abalıya vururken, gönül abasıza da birşeyler söylemek istiyor; dil söylemiyor, parmaklar tuşlara basmıyor, tırsıyor... anlayın artık siz onu.

isminin, türkiye cumhuriyeti değil de, türkiye cumhuriyet merkez bankası, olmasının osmanlı bankası’nın hala devam eden imtiyazları dolayısıyla ikisinin karıştırılmaması için olduğu söyleniyor.
araştırmalarımız sürüyor efendim.

gerçek bizi özgürleştirecek!

timur’dan bir fil daha isteyerek kenara çekilmek de bir tercihtir.

derse girer girmez, daha kaynatmıyorlarken, sınıfın en haşarı iki öğrencisine:
shut the fuck up
shut up your fucking mouth

gibi sevecen uyarılar.

ve tahtaya yazılan:

why high one why

cümlesini peşpeşe okuyup, hiçbir şey anlamayan amerikalı hocayı izleyerek, gülmekten yerlere yatmak.

chp ideolojisinin, anayasa’nın temelini oluşturması nedeniyle, "teoride" pek bir anlam ifade etmeyecek olaydır. bugün her parti: "ben de aslında chp’yim" diyerek kurulmaktadır.

entry dokunulmazlığım yok, hakaret kastım ya da hainlik gibi bir amacım olmamasına rağmen, tamamen tırsaklıktan: anladınız siz onu diyorum. anlayınız.

alparslan türkeş’in söylediği söylenen (kendisi, böyle bir söz söylemediğini söylemiştir.): "fikirlerimiz iktidarda, biz hapisteyiz" sözü gibi; chp, fikri iktidarda, kendisi ana muhalefette olan bir partidir.

esas iktidar, kendi ideolojisi olmasına rağmen, hep ve hala muhalefet olması da ayrı bir bahis konusudur.

ziraat bankası’nın kurucusudur. (1888)

isminin başında tc ibaresi bulunan tek banka.
mithat paşa’nın başlattığı memleket sandıkları ile temelleri atılmış, 1888’de resmen kurulmuştur.

bu akşam star tv’de, murat çelik’in em.ora. özden örnek’le telefonla yaptığı görüşmeden öğrendiğimize göre özden örnek tarafından bir kez daha yalanlanan günlüklerdir.

- özden örnek’in açıklamaları
? naçizane, benim soru/yorumlarım

-örnek, bu haber (günlükler) ilk çıktığında yalanladığını, ancak bazı çevrelerin hala bu günlükler gerçekmiş gibi yayınlar yapmaya devam ettiğini, neden böyle yaptıklarını bilmediğini söylemiş.

?sevgili murat çelik, gazeteci olman hasebiyle şunu sormanı beklerdik. beklerdik diyorum ama, aslında ben beklerdim.
uzan grubu’nun 46. yıl kutlamaları, yani aslında genç parti’nin kuruluş çalışmaları öncesi, star’ın ağır programı kırmızı koltuk’a davet ettiğin(?) cem uzan’a sorduğun(?) sorular ve ertesi gün star gazetesi’nde (o zamanki gen.yay. yön. fatih çekirge. şu anda hurriyet.com.tr gen.yay. yön. ) manşetten (başlık: cesur sözler) verilen haber gibi değilse bu röportaj, sormanı beklerdim:
işte o soru: nokta dergisi ve alper görmüş aleyhine açtığınız davayı, emniyet’in yaptığı incelemeyle, günlüklerin size ait olduğunu belirlemesi üzerine, kaybettiniz. yine de, "sözkonusu günlükler bana ait değil", diyorsunuz. öyleyse emniyet’in raporu gerçeği yansıtmıyor mu? yansıtmıyorsa neden?

-büyük oğlum tolga örnek’in çektiği hititler ve gelibolu (gelibolu belgeseli, bazılarınca yeterince milli bulunmamıştı. hatta yabancı propagandası yapmakla da suçlanmıştı) belgesellerine, başka birçok sponsor gibi çalık holding de sponsor olmuştur.

-küçük oğlum ... örnek’in, başbakan’ın damadı berat albayrak’ın ceo’su olduğu çalık holding’e ait bursa gaz’da yönetim kurulu üyeliği yapıyor olması tamamen tesadüftür.

-eşimin bayrampaşa’daki bir arsanın kamulaştırılması yoluyla bayrampaşa belediyesi’nden trilyonlarca lira kazanması sözkonusu değildir. olay, kamulaştırılacak bir handa eşime ait bulunan iki odalı bir büronun, refah partisi döneminde 6 milyar tl ödenerek kamulaştırılmak istenmesidir. mahkemeye başvurduk ve mahkeme 150 milyar tl bedel belirledi. eşimi, belediyeye çağırıp bir feragatname imzalatarak 75 milyar vermişler. avukatımız bu feregatnamenin geçerli olmadığını söyledi. bir kez daha dava açtık ve mahkeme 75 milyar tl daha ödeme yapılmasını karara bağladı. mahkeme kararına rağmen belediye parayı ödemiyordu. bir törende eşimle ilk defa karşılaşan sayın başbakan’ın, eşime: "bir arsa problemi varmış herhalde" demesi üzerine eşim meseleyi anlatıyor ve bayrampaşa belediyesi de kısa süre sonra kalan 75 milyarı ödüyor. bunun üzerine sayın başbakan’ın devreye girdiğini tahmin edip, ilk karşılaşmamızda kendisine teşekkür ettim.

-başbakan’ın küçük oğlunun, kasımpaşa deniz hastanesi’nden aldığı çürük raporunu ilk defa duyuyorum. bunun benimle bir ilgisi yoktur. sözkonusu hastane ile gölcük’teki donanma komutanlığı arasında herhangi bir emir komuta ilişkisi yoktur.

? başbakan’ın oğlunun çürük raporu ve özden örnek’in oğullarının işlerini gündeme getiren kişi, fatih altaylı. özden örnek: "neden böyle yapıyorlar bilmiyorum" demiş.

görüşmenin ardından uğur dündar: "acaba, kendisi deniz kuvvetleri komutanı olmasaydı, oğulları bu işleri yine de yapabilirler miydi?, bunu da sordun mu murat?" diye sordu.

murat çelik: "doğrusu bunu sormadım. ama bugüne kadar bu tür konuşlar gündeme geldiğinde siyasiler. subaylar: ’soyadımız yüzünden çocuklarımız cezalandırılmasın’ diyerek, çocuklarının da ticaret yapma, kazanma haklarının olduğunu söylediler. hatta başbakan da..."

uğur dündar:"istersen bu konuda daha fazla yorum yapmayalım ve yorumu izleyiciye bırakalım."

kamera arkasında, arif’in gora’da havaya zıplayarak yaptığı hareketi yaparken görür gibi olduk yılmaz özdil’i. iyi röportaj, iyi kurgu. aferin yılmaz özdil. bir sen anlamışsın bu işi, ama sen de yanlış anlamışsın.

döne döne bir hal oldu bu kahramanlar. sandığımız kadar yaratıcı değil mi yazarlar, yoksa bu return da bi hikmet mi var?

galatasaray’ın, şampiyonluk için yazılan yeni marşı. çıldırın çıldırın kısmı hariç, pek bir şeye benzetemedim.

cimbombom cimbombom cimbombom
aslanlar sahada tribünler ayakta
90 dakika taraftar arkanda
sarı kırmızıyla hiç bitmez bu sevda
şampiyon olunca coşalım çılgınca

çıldırın çıldırın çıldırın
çıldırın çıldırın cimbom için çıldırın!

(daha hızlı)
aslanlar sahada tribünler ayakta
90 dakika taraftar arkanda
sarı kırmızıyla hiç bitmez bu sevda
şampiyon olunca coşalım çılgınca

çıldırın çıldırın çıldırın
çıldırın çıldırın cimbom için çıldırın

ben bugün bunu gördüm başlığına da yazılabilecek şekilde: bir isim.

şit aleyhisselam, bir peygamber, kuran da ismi geçiyor.

bir vakit, tanıştığımız birisi ismini şit olarak söylemişti. "herhalde yanlış anladım, reşit’tir" diye düşündüm. reşit dediğimde, "şit" dedi. "yine yanlış anladım" diye düşündüm ve "reşit" dedim. "hayır şit" dedi. "nasıl yani" bakışı yayıldı yüzüme, gülümsemeyle birlikte.

yapmayın, etmeyin diyeceğim ama kimse dinlemeyecek. neyse...

reklamın sonundaki format, warner bros çizgi filmlerinden, aşırma demeyelim hadi de, esinlenme. patent hakkı bunu da kapsar mı bilmiyorum ama turkcell ve şahan’ın başı ağrıyabilir.
avea’nın reklam karakterleri de dava konusu olmuştu.

22 haziran 1949 adana doğumlu aktör.

gerçek adı: veysel ince

bir derginin açtığı yarışma ile sanat hayatına başlayan arman, çeşitli sinema ve dizi filmlerde rol aldı.


ödülleri

25. antalya film şenliği - 1988, en iyi erkek oyuncu, gece yolculuğu
25. antalya film şenliği - 1988, en iyi yardımcı erkek oyuncu, gönderilmemiş mektuplar
25. siyad türk sineması ödülleri - 2003, en iyi yardımcı erkek oyuncu, gönderilmemiş mektuplar

filmografisi

hacı - 2006
candan öte - 2006
düşler ve gerçekler - 2005
deli mavi / işte öyle bir şey - 2005
sen ne dilersen - 2005
perçem - 2004
karşılaşma - 2002
gönderilmemiş mektuplar - 2002
berivan - 2002
öyle bir sevda ki - 2002
melekler evi - 2000
bedel - 2000
yüzleşme - 1999
kıvılcım - 1999
yılan hikayesi - 1999
akrebin yolculuğu - 1997
bir umut - 1997
kurtuluş - 1996
yaban - 1996
yer çekimli aşklar - 1995
sahte dünyalar - 1995
buluşma - 1994
iz - 1994
yolcu - 1994
kurşun adres sormaz - 1992
bekle dedim gölgeye - 1990
gece yarısı vurgunu - 1990
perili köşk - 1990
kantodan tangoya - 1989
av zamanı - 1988
gece yolculuğu - 1987
bir avuç gökyüzü - 1987
biri ve diğerleri - 1987
kadının adı yok - 1987
uzun bir gece - 1986
istek - 1986
sıcak tatlı yaz - 1986
fatmagül’ün suçu ne - 1986
parmak damgası - 1985
adı vasfiye - 1985
sönmüş ocak - 1980
düşman - 1979
fırat’ın cinleri - 1977
güneşli bataklık - 1977
ben sana mecburum - 1976
bu nasıl dünya - 1976
ne haber - 1976
nereye arkadaş - 1976
seni sevmekle suçluyum - 1976
yazgı - 1976
ne umduk ne bulduk - 1976
kara çarşaflı gelin - 1975
evde kalmış kızlar - 1975
enişte - 1975
sevgili halam - 1975
yarınlar kimin - 1975
yarın olmaz şimdi - 1975
yaşamak daha zor - 1975
evet mi hayır mı - 1974
gerçek - 1974
batak - 1974
babalık - 1974
bahriyeli kemal - 1974
bir ana bir kız - 1974
çılgın arzular - 1974
hostes - 1974
istek - 1974
tek başına - 1974
cici kız - 1974
bedrana - 1974
yalancı / çok yalnızım - 1973
babaların günahı - 1973
aşkın zaferi - 1973
bir dost bulamadım - 1973
çocuğumu istiyorum - 1973
felek - 1973
izdırap - 1973
kader çıkmazı - 1973
oğlum osman - 1973
teslim ol baba - 1973
ve onu vurdular - 1973
zambaklar açarken - 1973
anneler günü - 1973
vukuat var - 1972
ve güneşe kan sıçradı - 1972
bir baltaya sap olamadım - 1972
kahbe / bir kız böyle düştü - 1972
yirmi yıl sonra - 1972
murat ile nazlı - 1972
oğlum - 1972
korkusuz aşıklar - 1972
aslanların ölümü - 1972
ekmekçi kadın - 1972
elveda yavrum - 1972
kadın yapar - 1972
murat ile nazlı - 1972
tövbekar - 1972
hayat cehennemi - 1971
baba - 1971 ali

ayhan ışık’ın asıl adı.

gerçek adı: ayhan ışıyan

levent kırca’nın kardeşidir.

tbmm’de görüşülmekte olan bir tasarı kabul edildiği taktirde, albay emeklisi olacaktır ayrıca.

keşke normal bir ülke olsaydık.
herşey gibi muhalefetimiz de normal, demokrat olsaydı da muhaletinin temelini, ideolojik önyargılar ve korkular yerine, var olan acı gerçekler üzerine inşa etseydi. işsizlik, çevre sorunları, eğitim, sağlık, kültür, bilim, ar-ge... biz de hep beraber takılsaydık peşlerine.
orada burada "demokrasiyi savunacağım", "haklıyı savunacağım" diye bir tarafımızı yırtmaz, hakarete uğramazdık. belki bir şeyler de değişirdi. kimbilir...

mhp’den iki dönem milletvekilli seçildi. bülent ecevit başkanlığındaki dsp-mhp-anap hükümetinde devlet bakanlığı yaptı.

insanlar cenazesine bile gitmeye çekinmiş, yazık...
dava bir an önce açılmalı, yargılama bir an önce başlamalı artık.
ve bu ölümün sorumluları da hesap vermeli.