profesyonelogrenci

aynı odanın içinde birbirinden habersiz birkaç kişiden oluşan topluluk. bunları telefonla arayıp bağlandığınızda hepsi başka başka bilgi verdiğinden aynı soruyu birkaç kişiye sorar ortak paydasını kendiniz çıkarırsınız.
(bkz: her kafadan bir ses çıkması)

en başta ben bunu bilmediğim için başıma şöyle bir olay geldi.
otomasyondan ders seçemeyince harç yatırılmıyor. otomasyonda da sıkıntı var ders seçtirtmiyor. iki hafta ders seçemediğimi anlattım bunlara son iki gün kaldı sorun çözülmedi. o son iki güne kadar bekle bekle diyen öğrenci işlerini birdaha aradım.
telefonda harç tarihi uzadı demişti biri bana tamam dedim baktım sitede oyle bir şey yok. birdaha aradım başkası açtı. ilk konuştuğum kişinin yanlış bildiğini böyle bir şeyin olmadığını söyledi. ders seçimi yapamadığımı harcımı yatıramayacağımı anlattım. otomasyondaki sorun yarın çözülür seçim yapıp yatırırsın dendi. tamam dedim.

geldik harcın son gününe. otomasyon duruyor ders seçemedim. harç yatıramıyorum. aradım ilk aradığım kişi açtı uzamıştı söyledim ya dedi. ben de anlattım. yanlış biliyor o rahat ol sen dedi. ben kıllandım.
yarım saat sonra yine aradım busefer bambaşka biri açtı harc tarihinin uzamayacağını böyle bişeye nasıl inanacağımı sordu. anlatınca kıvırdı yine bilmiyordur muhabbeti döndü.

ben kime nasıl ulaşsam bilemediğim için ana kampüse bağlandım değişken olduğu için bilmediklerini söylediler yine kendi öğrenci işlerime bağladılar. kapattım danışman hocamı aradım bu sefer. o da bana beni neden rahatsız ediyorsun diye bir azar kaydı. zaman akıyordu ben ne ders seçebildim ne harç yatırabildim.

kalktım okula gittim. öğrenci işlerinde içeri girmeyin diye not asmışlar kapıya. girdim. standart azarımı yedim sorunu anlattım. hepsi şaşırdı. napabiliriz bakalım dediler. iki haftadır ders seçemediğimi söylememe rağmen yapılacak ufacık birşeymiş yapmamışlar. iki dkda hallettiler. dersimi seçtim harcımı yatırdım.

o günden sonra da öğrenci işlerini telefonla aramamaya yemin ettim.

kapısından rahatlık parçacıklarının aktığı yer.
bir öğrenci belgesi dilekçesi doldurulur. ne zaman çıkar sorulur dilekçe verilirken. haftaya bugün cevabı alınır. 5 iş günü arada iki boş haftasonu günü geçer. kapının önündeki öğrenci belgesi kutusu kontrol edilir edilir yoktur. içeriye girilir hala çıkmamış öğrenci belgem diye. öğrenci numaran ne denir ve yazıcıdan 10sn içinde çıkarılır. yan masadaki yetkili mühür basar. bunların hepsi gözünüzün önünde olunca neden 1 hafta bekledim düşüncesi oluşur ister istemez.

heh tam diyordum kadını gömen başlık yok koştu geldi imdadıma sağolsun. ben de bir an kalite yukarılara taşınıyor insanlar hayat gailesini gündemi falan konuşuyor diyordum. ama her yerden zortlayacak bu başlık yoksa olmuyor. tam fular takıyorum hop karşımda. bir gün görmesem özlüyorum o derece.

ilk buluşmada veren kız başkalarına ısrarla dert olan kızdır. olayı pasiften aktife çevirse öyle mutlu edicek ki beni anlatamam. zira iyi kızdır. kendisini de başlığını da severiz. severek takip ederiz.

ilk olmayan muhtemelen son da olmayacak olay.
hidayet türkoğlunun bildiğim tek vasfı uzun olması ve basketbol oynaması. onu da ne kadar iyi oynuyor bilmem ilgi alanım değil. uzun adam sadece uzun olduğu için bile bu kıyağı geçmiş olabilir. ama böyle enteresan bir şey beni şaşırtmadı. şaşırmamayı öğreniyoruz. ilginç.

müslümanların yaptığı 1001 icadı herkese gösterme amacı taşıyan topluluğun sitesi. bu incelemeyi başka bir entryde yapacaktım ama başlık açmayı daha uygun buldum. çünkü bir çok müslüman bir şeyler yaptıklarını göstermek için bu siteyi kaynak veriyor. başkaları da inanıyor.
bu başlık bir amme hizmetidir.

http://www.1001inventions.com/

site bu. az çok ingilizcesi olan herkes basit bir göz atmayla "yabancılar bile biliyor müslümanların bilimdeki yerini" diyenlerin bahsettiği yabancıların büyük kısmını arapların oluşturduğunu görebilir. kendi dininin propagandasını yapmaktan öteye giden bir site değildir.

***arapsa yalan söylüyor mu demek? belki doğrudur, diyenler için o konuya da gelicez.

sitede bahsedilen topiclerde ingilizce bilmeyenler için neler konuşuluyor anlatayım.

1-kadınların altın çağı
kendi yazdıkları üzere 8 mart sebebiyle kadınlarını anmak için açılmış başlık. altın çağda bahsedilen bu kadınların yaptıkları sadece babalarından kalan mirasla cami yaptırmak veya yapması çok pratik isteyen zil (hani şu parmaklara takıp çalınan) yapımında ustalaşmak. bir de okula giden kadınları da hatırlatmadan geçmemişler.
2- world book day
bu topic safi reklam. kendi kitaplarını okunması gerekenler listesine sokmuşlar. sadece 3 dil görünüyor: türkçe, arapça, ingilizce. herhangi bir olayı yok.
3-müslüman vikingler
dünyada zorlasan herkesin herkesle akraba çıkacağını bilmeyip bir de bu cehaletle koca viking kültürünü kendilerine mal ediyorlar.
4-dünya arapça konuştuğunda
başka bir reklam başlığı
5-iskenderiye feneri
bu yapıyı çizenler arasında bir müslüman bulunduğunu anlatıyor. dünyada bir ton tarihi eser varken bunu müslümanların yapmış olması oha lan dedirtmedi bana. ilgisini çekenler için bunu gol sayabilirim.
6- haritalar
bu konuda çok bilgili değilim . bilen varsa aydınlarsın. yoksa bir boşluğumda editlerim.
7- dunyanın en güzel camisi
amaç göz boyamak. abi en güzel camiyi de bırak müslüman yapsın.
8-afrika kralı idris alooma
16. yyda bir bilginmiş. sudanda kutsal kitapları kopyalamış. gelenekleri aktarmış
9-kağıtyapımı
kağıt dedin mi benim kutsalımdır. onu da müslümanlar yapmış. sormazlar mı adama daha müslümanlık yokken çin kağıt kullanıyordu diye?
10-ibni sina nın canon kitabı
ben en çok buna güldüm çünkü 500 yıldır tıp için avrupada kaynak kitapmış. ben bu işin içindeyim bırak kitabınının okutulmasını kendi isminin bile herhangi bir kitapta makalede kaynak gösterildiğine şahit olmadım. bu kadar büyük atılır mı?

neyse uzar gider bu. genel olarak konu başlıkları bu yönde. söylediklerinin ne gerçeklik payı var ne gerçek olsa bile aman aman bir şey etmiyorlar.

*****ha diyorsan ki e bunlar dünyanın her yerine sergi de açıyor. yalan olsa açılır mı?

açılır güzel kardeşim. ben ezelden meraklıyım bu konulara. istanbula geldiler 2010da. gittim.
linki: http://www.1001inventions.com/1001icat

ziyaret eden insan profili bu siteyi yönetenlerin aynısı. içerde dönen olay sitelerindeki başlıkların aynısı. ben bir şey bulurum dedim. hakkını yemeyeyim icat var. ama o çağda kalmış. senin hayatında hiçbiri yok. buraya gelme sebebi de öyle bilimsel destekle bir fuara falan değil. o dönemin başbakanının özel davetiyle gelip pazar açar gibi sultanahmetin göbeğine çadır kurdular içine de bunları koydular. bu bilim olsa hangi müessese buna izin verir?
dünyanın değişik yerlerindeki fuarlarına bakıyorum. aynı.
bir gösteri yapıyorlar 3 5 kişi de alkış tutuyor bu kadar. sana bana da orda yazılan 1001 icat yazısına vay be demek kalıyor gösteriye tav olup.
sonra evine dönüyorsun hiçbirini müslümanların yapmadığı şeyleri kullanarak hayatına devam ediyorsun.

bir kere bilim lafını ağzına alıyorsan her söylenene inanmayacaksın. bu da bu yazımın kıssası olsun.

edit: link

anlayamadığım açıklama.

çünkü bir başlık var iki tane de bkz.
bkzlerin birinin içi boş birindeki son entry de 1,5 yıl önce girilmiş. dolduracaksın desem 2 saate yakın olmuş sen başlığı açalı yazmamışsın. konuyla alakalı en ufak bir bilgi vermemişsin. bu adamın bunu söylediğini ben kendi çıkarımımla buldum. önünde arkasında ne demiş, kime nerde demiş falan hiç yok. bir arkadaş da başka bir bkz ile entry girmiş altına. sanırım o durumu anlamış ve herhangi bir tanım girmeden anlatmak için en uygun yolun bu olduğuna kanaat getirmiş. zekasına hayranım ben anlayamadım çünkü.

sözlüğün benim zeka seviyeme inme temennisiyle...

acilen bir moderasyon olması veya bir şekilde entrylerin daha yoğun takip edilmesi gerekiyor. burada format nedir hakim değilim ama tanım girmek kesinlikle vardır buna eminim. bir çok entryde tanım yok. az önce sadece hakaret içerikli bir entry gördüm bu ne kadar formata uygun bilmiyorum birinin takip etmesi lazım.
bigcoder ve independence yeterince uğraşıyor. moderasyon alma ihtimali zaten söylenmişti. o zamana kadar biraz daha özenli davranalım arkadaşlar. facebook durum güncellemesi altına yorum yaparmış gibi entry girmeyelim lütfen.

her ne yapmışsa yapmış. geçin efendim. zaten bu magazin denen şeye maruz bırakılıyoruz bir de yorum yapmak için insanlığımızı yitirmeyelim. herkese ağzına geldiği gibi küfür eden insanları da şukelalayıp prim vermeyelim.

tanım: özel hayatıyla gündeme gelen aslında gün için toplanmış kadınlar dışında kimseyi ilgilendirmeyen bir insan.

bilgiye bu kadar düşman olmayın. fazlası zehirlemiyor. çok bilgi olsa olsa gözü açar. öyle insanları buhrana sürükleyecek yan etkileri yoktur. ayrıca herkesin kendine göre doğruları da olamaz. doğru tektir. herkesin kendine göre düşünceleri vardır bunlar yanlış mı doğru mu tartışılır.

ateizm şuan ateistlerden çok ateist olmayanların birilerini yaftalamak için kullandığı bir terimdir. sokaklarda yüksek sesle söyleyemeyeceğiniz üzerinize yapışacak bir etikettir. kişinin kendi içindeki inanç durumunun toplumsal ayrışmaya uğramasının en uç noktasıdır.

sokakta biri kendi inancı için "allah var" diye bağırsa güler geçersiniz en fazla. başka biri kendi düşüncesi için "allah yok" dese 3dkdan fazla nefes almaya devam edemez. hatta bu insanlar arkadaş çevrelerine bile bunu söylemeye çekinir.
tartışmalar hep islam merkezli döner. dinden çıkmalardan ve islamın kutsal kitabına göre gidilecek olan cehennemden bahsedilir. bunlar yapılırken deistlerden agnostiklerden panteistlerden ve bunun gibi bilimum islama inanmayan insanlardan bahsedilmez. çünkü bilinmez. hoş ateizm de bilinmez. ama herkesin dilindedir.

hayatında eline bir tane bile kitap almamış adama sor ateizm nedir diye. nasıl anlatıyor sana bak.

(bkz: cehalet)
bunun ben çok bilgiliyimle alakası yok. bi insan neyi bildiğini de bilir neyi bilmediğini de bilir. bazen kendi alanım olan bir konuda konuşuyorum. hem eğitimini almışım hem de ilgi alanım, kendimi donatmışım, güncel bilgi falan takipteyim. ama karşında zerre bilgisi olmayan adam "o öyle olmüyür" dediği zaman kafayı yiyorum. sen kimsin bu konudaki vasfın nedir?
saygım var bilginin nerden geleceği belli olmaz. herkesi oturur dinlerim ama bu tarz insanlardan koşarak kaçasım geliyor.
benim şurası mantığıma ters dersin anlarım konuşur tartışır orta yol buluruz, bana şurası saçma geldi dersin anlatmaya çalışırım, geçenlerde biyerde şunu okudum onu da konuşalım dersin o da olumlu. ama senin bilgin yok fikrin var be güzelim. seninle iki lafın belini nasıl kırayım?

gelir gelmez anket açmış bir yazar. hoşgelmiş.

oyumu pdr'ye kullandığım anket.

"bu ağaçlar meyvelenince bilgelik tanrısı enki her birinden tadıyor."

çünkü istikrar lazım çünkü bok var.
ben de kendimi bildim bileli akp dönemindeyim. okuduğum ütopyaları duyduğum ideolojileri hayalimde canlandıramıyorum akp dışında bi yönetim düşününce error veriyorum resmen. hani o kadar kör bağlanmışım ki hayalimde bile düşünemiyorum. karşılaştırma yapacağım her şey hayal ürünü kulaktan dolma orda burda gördüğüm şeyler oluyor. neden? çünkü başkasını görmemişiz ki deneyimlememişiz. bi istikrardır tutturmuş gidiyoruz.

hayır bişeye benzese içim yanmayacak. kime sorsam mutsuz kime sorsam kaçmanın peşinde. kim veriyor bu oyları o zaman? ben mi çok elit kaldım halka inemiyorum diye de düşünüyorum. yok lan. ben bildiğin halkım. çevreme bakıyorum onlar da halk. e bu halk mutsuz. böyle istikrar mı olur.
kendi kendimizi pis batı kaka amerika diye kandırıyoruz. anladık türklük güzel bişey de az objektif de olucaksın. öyle insanlıktan çıkmış haldeyiz ki başkasına insanlık dersi verirken bile kıskanarak bakıyorum.

bak burası hollanda. mültecilerle dalga geçiyolar bozuk para atarak. insalığa sığmaz diye kınamak istiyorum. ama hepsinin yüzleri gülüyor lan. mutlular. biz böyle bi kalabalığa girsek bomba kimin çantasında diye tutuşuruz. insani değerleri savunacak halim bile kalmamış elalemin mutluluğuna özenmekten.

https://twitter.com/tribundergi/status/709798639619719168

pc saatinin geri kalmasıyla tanıştığım donanım. biraz araştırma sonucunda 3-5 şey öğrendim size de anlatayım.

cmos pili anakart üzerinde bulunuyor
enteresan bir görünümü yok ciddi ciddi saat pili gibi
tak çıkar sistemi de olabiliyor lehimlenmiş de bulunabiliyor.
nerden alırız kısmında saatçilerde bile satılıyor fiyatı da 3-4 liradan başlıyor.
2 yıl ömür biçiliyor ama 10 yıl kullanan da var.
en sık kullanılanı cr2032

peki ne işe yarıyor? dediğim gibi ben pc saati geri kalınca öğrendim. pc kapalı olduğunda arka planda saati tarihi güncel tutuyor. pc saatine göre çalışan programların düzgün çalışabilmesini sağlıyor. anakartın güncel olmasını sağladığı için cmos pili olmazsa her kapattığında pcye reset atmış oluyorsun. küçük ama etkili bir donanım.

istanbulda yaşayan biri olarak söylüyorum çözümü kendini eve kapatmaktır. arkadaşlarla görüşmemek zaruri ihtiyaçlar dışında çıkmamaktır. istedikleri buysa da bende hayatımı riske atıp gezecek cesaret yok. bazen ehh yeter be diyorum çıkıyorum sonra nasıl cesaret etmişim kendim bile şaşırıyorum.

pazartesi vizelerim başlayacak not eksiklerim var kırtasiyeye gitmem lazım. bugün oturdum bunun hesabını yaptım. kırtasiyeye gitmem için 1 saatlik metro yolu ve yarım saat de merkezi bir yerde yürümem gerekiyor. git gel yapsam 3 saatlik bir risk. en güvenli saati belirledim yarın da evden ona göre çıkıcam. koşa koşa gidip gelicem. okul desen çok yoğun dersler yoksa gitmiyorum. çünkü okul da bana 1buçuk saat üzaklıkta ve o yol üzerinde 2 bomba patladı. alınır risk değil.

bayrampaşa metro durağında patlayan bomba. yarım saat önce geçmiştim ordan. ben şanslıydım. bugün köprüde o arabada bomba var mı yok mu bilemeden öylece bekleyen ömürlerinden ömür giden insanlar var ya. onlar da şanslı valla bak.

dışarı çıkmak kumar oynamaktan farksız bir hal aldı. biz de böyle küçük hesaplarla yaşama ihtimalimizi %1 artırmanın peşindeyiz. her gün okuluna işine giden insanlar da var. onların cesaretine hayranım. benim her sabah her akşam o kalabalıktan geçeceğimi düşününce bile tüylerim diken diken oluyor. hayat işte. yapmak zorunda olduklarından belki de. onlar dururken böyle konuşmak bana düşmez. ama herkesin hayatı kendine değerli. iki kelam etmeden duramadım.

kimse sabrımızı sınamasın ile combo yapılabilecek söylem.

ahmet kural'ın yaptığı işleri sevmeme rağmen bu sefer olmamış dedirtmiştir. ha ama yine gittik izledik mi, izledik. kazandı mı, kazandı.

standart izleyici için izlenmesi gereken filmler kategorisinde değildir. bittiğinde anlaşılmamış hissi uyandırması kuvvetle muhtemel olmasına rağmen anlaşılamayacak filmler kategorisinde de değildir. sadece sizin beklentiniz yüksek olduğundan böyle olmuştur halbuki film gayet basittir. aldığı ödülleri sanatsal yönü ve konusu için aldığı kanaatindeyim. psikolojik yönü ağır basan filmler izlemekten hoşlanan seyirciye hitap eder bu film. bir film izleyeceğim hayatım değişecek. o zaman bu neden bol ödüllü bir film olmasın ki? gazıyla izlenirse sonuç sadece hüsran olur.

icraat olmaması bunlardan biri değildir. kötü yönetimden, hırsızlıktan, yolsuzluktan memnun olmayanların pek çok icraatleri vardır. bunları halka kanıtlamak için çok şeyler de yapılmıştır. ana muhalefet partisi lideri elinde kanıtları ekranlarda sallarken "liderlik vasfı yok bir kere" diyerek kanalı değiştiren de biziz, 17-25 aralığı unutan da biziz. halktan gönüllü bir grup kimsenin oyu çalınmasın diye okul kapılarında oyumuzu korurken onları tartaklayan yine biziz. eylem yapanlara terörist diye bağıran da biziz.
de ki halk hak etmiyor, eyvallah. anlamıyor, eyvallah. ama icraat yok deme. taş olursun.