(bkz: paha bicilmez)
15 yasinda hayati anladigini sanan gerizekalilar zaten tibbi olarak gerizekalilarsa hayati anlamayacaklardir. hem gerizekalililar tehlikeli olabilirler, ellerinde keskin cisimler varken yaklasmamak gerekir.
yok 15 yasinda hayati anladigini sandigi icin bir cocuga gerizekali deniyorsa elimizde bir cekmece dolusu soru isareti kalir. bunlardan bazilari soyledir.
benim icin 15 yasinda hayati anladigini idda eden bir cocuk, cocuklugunun verdigi sirinligin yaninda en azindan hayatin bir anlami oldugunun farkindadir ve onu anlama cabasi icerisindedir. 47 yasina gelip hayati hic sorgulamamis yetiskinlere kiyasla cok daha az gerizekalidir.
15 yas lise seviyesinde ergenlige giris 1.01 dersidir. hayat okulunda 23 kredisi vardir, yetiskinlik projesine katilabilmek icin gecilmesi zorunlu derstir. ve hatirladigim kadariyla bombok bir donemdir. cocuklugun basitligi bir anda akar gider uzerinizden. anlamadiginiz bir ton duygu hayatiniza girer, onlari kullanacak yetiye sahip degilsinizdir, ama sizin hayatinizi degistiricek kadar varliklari kesindir. aynaya her baktiginizda daha cok killandiginizi gorup evrim surecini tersine yasadiginizi sanarsiniz, kizlar aniden asiri kilo alirlar, henuz vucut hatlari da oturmamistir ki 21. yuzyilda kaburgalari gozukmeyen her kiza sisman muamelesi yapan zihniyet hakimdir. (o zihniyeti ayrica kola asitiyle eritmek gerekir)
bu donemin icinde eger adam cikip dogu felsefesiyle, var olusculukla, islam yada herhangi baska bir dinin teolojisiyle, yada hande yener’in bir pop sarkisiylada olsa icinde bulundugu sureci aciklama ihtiyacini duyuyorsa icinde adam olucak cocuktur, en azindan potansiyeli vardir.
ilk okulda hepimiz butun matematigi bildigimizi zannederiz cunku carpma bolme toplama cikartmadir hepsi...
ayrica hangimiz, sadece genc sozluk yazarlari degil, 7mizden 77mize, baris abi dahil olmak uzere, hangimiz hayati anlayabilmis ki 15 yasinda bir cocugun annamamasi garipsenmistir. yoksa o kucuk cocugun hayati anlama yoluna gitmesi, arastirmasi, ama asla yeterince bilmeyeceginin farkinda olup, mutevazilik ve duyarlilik erdemleriyle yogurulmus olmasi mi beklenmektedir. acikcasi benim sokakta tanistigim ortalama insanlarin uzerinde bu kadar yogun beklentilerim yoktur. hele lise caglarindaki kendimi dusundugumde 15 yasindaki bir cocuktan kesinlikle yoktur.
yok 15 yasinda hayati anladigini sandigi icin bir cocuga gerizekali deniyorsa elimizde bir cekmece dolusu soru isareti kalir. bunlardan bazilari soyledir.
benim icin 15 yasinda hayati anladigini idda eden bir cocuk, cocuklugunun verdigi sirinligin yaninda en azindan hayatin bir anlami oldugunun farkindadir ve onu anlama cabasi icerisindedir. 47 yasina gelip hayati hic sorgulamamis yetiskinlere kiyasla cok daha az gerizekalidir.
15 yas lise seviyesinde ergenlige giris 1.01 dersidir. hayat okulunda 23 kredisi vardir, yetiskinlik projesine katilabilmek icin gecilmesi zorunlu derstir. ve hatirladigim kadariyla bombok bir donemdir. cocuklugun basitligi bir anda akar gider uzerinizden. anlamadiginiz bir ton duygu hayatiniza girer, onlari kullanacak yetiye sahip degilsinizdir, ama sizin hayatinizi degistiricek kadar varliklari kesindir. aynaya her baktiginizda daha cok killandiginizi gorup evrim surecini tersine yasadiginizi sanarsiniz, kizlar aniden asiri kilo alirlar, henuz vucut hatlari da oturmamistir ki 21. yuzyilda kaburgalari gozukmeyen her kiza sisman muamelesi yapan zihniyet hakimdir. (o zihniyeti ayrica kola asitiyle eritmek gerekir)
bu donemin icinde eger adam cikip dogu felsefesiyle, var olusculukla, islam yada herhangi baska bir dinin teolojisiyle, yada hande yener’in bir pop sarkisiylada olsa icinde bulundugu sureci aciklama ihtiyacini duyuyorsa icinde adam olucak cocuktur, en azindan potansiyeli vardir.
ilk okulda hepimiz butun matematigi bildigimizi zannederiz cunku carpma bolme toplama cikartmadir hepsi...
ayrica hangimiz, sadece genc sozluk yazarlari degil, 7mizden 77mize, baris abi dahil olmak uzere, hangimiz hayati anlayabilmis ki 15 yasinda bir cocugun annamamasi garipsenmistir. yoksa o kucuk cocugun hayati anlama yoluna gitmesi, arastirmasi, ama asla yeterince bilmeyeceginin farkinda olup, mutevazilik ve duyarlilik erdemleriyle yogurulmus olmasi mi beklenmektedir. acikcasi benim sokakta tanistigim ortalama insanlarin uzerinde bu kadar yogun beklentilerim yoktur. hele lise caglarindaki kendimi dusundugumde 15 yasindaki bir cocuktan kesinlikle yoktur.
bircok kizimiz tarafindan bayilerden israrla istenmesi uzerine merak edip internetten resmini aradigim, bulduktan sonra kadinlari kesinlikle anlamaktan vaz gectigim adam.
lise yillarinda icki ile yapilan ve kisinin kendisini bilim ugruna feda ettigi cesitli deneylerin sonlandigi mekan olmasi nedeniyle persembe ve cuma gunleri acilde calisan hademesi "hakki emmi" ile tanisabileceginiz ilkyardim servisi.
bircok politik ve sosyolojik kavram gibi pratikteki gecerliligi degil bir ideal’i anlatmaktadir. yoksa imamlarini devletin atayip maasa bagladigi bir devlette din ve devlet islerinin birbirinden ayri oldugu da soylenemez.
ucus bileti kesen yazarlarimiz vardir. kimler var butonuna bastigimizda bu kisilerin nicklerinin yaninda moderator yada jedi ibarelerini gorursunuz. onun disindaki yazarlar’in diger yazarlar uzerinde hicbir yetkileri yoktur. buna gammazlar ve lawyerlar dahildir.
salak sepet kavga etmek konusunda kararli insanlarin birbirinden abuk ve gereksiz dusuncelerini bilgiclerin tumuyle degilde sectikleri sansli kisi ile paylasmak icin kullanmasi gereken arac.
sanirim yeri bilinmemekte, yada kisiselliktense arkadas kitlesine donup kahveden adam toplama ve kendi hakli fikirlerine yandas arama nedeniyle aciktan aciga kavga yurutmek istemekten kaynaklanmaktadir.
merak edenler icin yeri yukaridaki mavimsi tuslardan uyeler butonu ile ukde butonu arasindadir.
sanirim yeri bilinmemekte, yada kisiselliktense arkadas kitlesine donup kahveden adam toplama ve kendi hakli fikirlerine yandas arama nedeniyle aciktan aciga kavga yurutmek istemekten kaynaklanmaktadir.
merak edenler icin yeri yukaridaki mavimsi tuslardan uyeler butonu ile ukde butonu arasindadir.
ing: bir sey, bir seyler.
sarkinin tek gercekten anlasilan yeri "its ok to eat fish" satiridir. kurt cobain’in puslu sesiyle uyusturucu komasi kokan bir kayittir gitari yarim ses oynatirsaniz calinmasi cok daha kolaydir, unplugged albumundeki akustik calinma sekli cok daha farklidir. sevilmeyen bir delinin kendi dudaklarindan butun dunyanin kulagina fisildadigi ilizyondur.
sinir bozucu sirinlerin en sinir bozucusudur.
bir cok ornekte bilincaltindan adami ulasilmaz kilarak hoslanilan erkegin hoslanilma sebebi olan kizidir.
bati dillerinden turkcemize uyarlanmaya calisilip daha sonra vaz gecilip sadece yazimi turkcelestirilmis sozcuklerden biridir. karmasik, karisik, zor anlamina gelir.
lord of the rings’i ilk defadan sonra izlerken ikide birde olen, yaralanan, can cekisen, ruhunu teslim eden mmavi gozlu bucur arkadasi savas sahnelerinin zevkini ust uste yasamak adina fast-forwardlamak.
gidilip iki hafta sozluge ugranilmaz. sonra sozluk ozlenip icine uc a4 doldurucak uzunlukta bir entry yazilir. kendi entry’sine hayran kalinir, sozlugun ana sayfasi olsun, herkes okusun istenir, sozluk cok ama cok sevilir.
sonra gidilip iki hafta sozluge ugranilmaz.
sonra gidilip iki hafta sozluge ugranilmaz.
prezervatif kullanmamak sonucunda kizdan duymaniz muhtemel uyari, bir dahaki adet donemine kadar supheyle bekleme durumu.
amerika’nin arkansas eyaletinde classic rock calan bir radyo istasyonu.
musabakanin en heyecanli aninda gong calar, round biter, faten kosesine cekilir, kosede bulunan yardimci koc ithilquessir faten’in kasindaki acigi kapar, gozundeki kani siler.
faten: hoca cok pis hirpaliyor sozluk.
ithilquessir: yilma iyi gidiyorsun yordun epey.
faten: baksana agiz burun dumduz oldu
ithilquessir: simdi beni iyi dinle, ustune geldigi an kacma, saga dogru bir adim at ve sol frame’ine calis.
faten: abi bi siktir git bide senle ugrasmiyim adimiz cikti zaten.
ithilquessir: gecen haftanin en begenilen entrylerine vur.
faten: abi manyak misin ?
ithilquessir: cirkeflik yap, topugunla kimler var butonuna bas, tuzluk yedir, houston’dan aparkat yolla.
faten: hoca cok pis hirpaliyor sozluk.
ithilquessir: yilma iyi gidiyorsun yordun epey.
faten: baksana agiz burun dumduz oldu
ithilquessir: simdi beni iyi dinle, ustune geldigi an kacma, saga dogru bir adim at ve sol frame’ine calis.
faten: abi bi siktir git bide senle ugrasmiyim adimiz cikti zaten.
ithilquessir: gecen haftanin en begenilen entrylerine vur.
faten: abi manyak misin ?
ithilquessir: cirkeflik yap, topugunla kimler var butonuna bas, tuzluk yedir, houston’dan aparkat yolla.
kulak temizleme cubugu olarak bilinen dis kulak kurcalama aleti.
en genis kapsami ile bilgi, dusunce, ayar, espri ve anket turevleri olarak bese ayrilir.
bilgi: bilgi sozlugun ismini veren, her zaman acik kollar ile kabul etmeye hazir oldugumuz entry’lerdir. rifat ilgaz basliginin altina, dogum tarihini, yazdigi kitaplari, yazdigi kitaplarin sayfa sayilarini girmektir. ozellikle basligin altindaki bir numarali tanim entry’si bu sekilde olmalidir.
dusunce: rifat ilgaz’in en guzel kitabi calikusu’dur demektir. kisisel dusuncedir. sizle ayni dusunceyi paylasan insanlarca oy kazandirip karsit goruslerce oy dusurebilir. kisi subjektif yanini one cikarip olani degil algiladigini yazar. bilgi sozluk gelisimi icin onemlidir.
ayar: calikusu rifat ilgaz’in kitabi degildir demektir. baska yazilmis bir seyi yada dusunce tarzini elestiren, laf sokan, gondermede bulunan anlatim tarzidir. genelde bir entry’yi refere etmesi gerektigi yada kisilik haklarina saldiri icerebilecegi icin "ayar vermek" zor bir ugrastir. ince istir. dikkat etmek, saga sola ayar vermemek gerekir.
espri: puan toplayip populer olmanin en kolay yoludur. komik ve eglendirici entry’ler girilir, hayalgucu konusturulur, gulmeyen yazarlar birebir ev adreslerinde ziyaret edilip gidiklanir. espri ekolunde entry girerken dikkat etmek, sozluk konseptini sakaya getirmemek gerekir. hababam sinifindaki inek saban’in hamile kalmasi hos bir basliktir.
anket: kisisel olarak pek sevmedigim, ama sozlukteki espri ekolune yardimci olan, ayrica dusunce ekolunu destekliyerek yazarlarin birbirini tanimasi, kaynasmasi, bir nevi ortak bir kap misali fokurdamalari acisindan ise yaradigi icin olabildigince esnek davranilmaktadir. rifat ilgaz’in sevilmedigi ortamlar diye bir baslik acilabilir. en azindan bir tanim enty’si girilirse guzel olur.
bilgi: bilgi sozlugun ismini veren, her zaman acik kollar ile kabul etmeye hazir oldugumuz entry’lerdir. rifat ilgaz basliginin altina, dogum tarihini, yazdigi kitaplari, yazdigi kitaplarin sayfa sayilarini girmektir. ozellikle basligin altindaki bir numarali tanim entry’si bu sekilde olmalidir.
dusunce: rifat ilgaz’in en guzel kitabi calikusu’dur demektir. kisisel dusuncedir. sizle ayni dusunceyi paylasan insanlarca oy kazandirip karsit goruslerce oy dusurebilir. kisi subjektif yanini one cikarip olani degil algiladigini yazar. bilgi sozluk gelisimi icin onemlidir.
ayar: calikusu rifat ilgaz’in kitabi degildir demektir. baska yazilmis bir seyi yada dusunce tarzini elestiren, laf sokan, gondermede bulunan anlatim tarzidir. genelde bir entry’yi refere etmesi gerektigi yada kisilik haklarina saldiri icerebilecegi icin "ayar vermek" zor bir ugrastir. ince istir. dikkat etmek, saga sola ayar vermemek gerekir.
espri: puan toplayip populer olmanin en kolay yoludur. komik ve eglendirici entry’ler girilir, hayalgucu konusturulur, gulmeyen yazarlar birebir ev adreslerinde ziyaret edilip gidiklanir. espri ekolunde entry girerken dikkat etmek, sozluk konseptini sakaya getirmemek gerekir. hababam sinifindaki inek saban’in hamile kalmasi hos bir basliktir.
anket: kisisel olarak pek sevmedigim, ama sozlukteki espri ekolune yardimci olan, ayrica dusunce ekolunu destekliyerek yazarlarin birbirini tanimasi, kaynasmasi, bir nevi ortak bir kap misali fokurdamalari acisindan ise yaradigi icin olabildigince esnek davranilmaktadir. rifat ilgaz’in sevilmedigi ortamlar diye bir baslik acilabilir. en azindan bir tanim enty’si girilirse guzel olur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?