otisabi

ne ayarı vermiştir kendisi anlayabilmiş değilim, çıkıp oraya efenim ajdar bey siz ben sanatçıyım diyorsanız sanatçısınız diyen bir adam neyin ayarını vermiştir, nasıl ayar vermiştir? bununla birlikte belki de oraya çıkıp, oradaki raha muhtar dahil herkese burası şov dünyası ve sizler de kendinizi pazarlıyosunuz deseydi işte belki o zaman ayar vermiş olabilirdi. bunun yanında kesinlikle ve kesinlikle mualif olmadığını da gözler önüne sermiştir, her ne kadar reha muhtar sürekli olarak muhalif bir oluşum diye lanse etse de ekşi sözlüğü..populer kültürün yeni askerlerinden birisi olması ise beni korkutacak birşeydir. ve işte tam da böyle bir durumda kendisi ayarın kralını almış olacaktır.

(01:44) unspeakablei: donmu$sun hocam programdan
(01:44) şapka ertekin: döndüm inşallah
(01:44) unspeakable: donmu$sun ma$allah
(01:44) unspeakable: guzeldi ajda pekkani aristoya havale etmek
(01:44) unspeakable: oldukca takdir ettim o kismi
(01:44) şapka ertekin: ahah sağol
(01:44) unspeakable: bayaa gulduk burda
(01:45) unspeakable: neyse iyi geceler
(01:45) unspeakable: $imdi sana yuzlerce yorum gelecektir ben almiim zamanini daha fazla
(01:47) şapka ertekin: selamlar ederim abi
(01:47) şapka ertekin: iyi geceler
(01:47) unspeakable: sagol sana da iyi geceler

bu kadar da mutevazi bir ki$ilik yapisi vardir bu adamin.

dün gece pişti programında ajdar ve internet mahir’le birlikte konuk alınan kişidir.

bulunduğu platformda ne kadar gerekliydi? söylediklerini kendisi dışında kaç kişi anladı? neden deniz akkaya ile dans etti? neden bu kadar sık ve $ık ayar çalışmalarına girdi? bizim bildiğimiz otisabi medyatik malzeme miydi?tüm yazdıklarına çizdiklerine ters düşen otisabi, bende dün geceden itibaren pişti programında harcanmış, yanlış yerde elden çıkarılmış bir iskambil kağıdı oldu ..

hımm ben de programın gerekliliğince yorumlayayım;

pantolonunu beğenmedim otisabi...seni haftanın rüküşü seçiyorum.

her ne kadar vermesi gereken ayarları birilerine verdiyse, başka kim çıkıp ta böyle konuşacak dedirttiyse de keşke anlattığı,anlatmaya ’’çalıştığı’’ bazı şeyleri algılayabilecek bir kitleye hitap eden bir programa katılsaymış..deniz akkaya,bilmem ne mahir,nane ajdar gibi insanlarla aynı ortamda görmeseymişiz kendisini..

pişti programına çıkmış ve daha ilk dakika da nereye düştüm lan düşüncesine kapılmış olması muhtemel olan...piştii deki beş canavarın konuşmasına izin vermediği ve büyük bi ihtimalle tv töbe edecek olan ekşi sözlük yazarı nam-ı diğer rapunzel.

ben anlamadım neden o programa çıkılır. böyle bir ortam olduğu bilinmiyor mu sanki, konukların kim olduğunu, programın formatını bilmediğini mi düşünelim. ajdar a mahir e böyle tır tır tır laf saydırıp ne yaptı ki? tamam çok kültürlü çok okumuş çok görmüş anladık da madem böyle bir insan o tarz bir programda ne işi var?
sanırım oraya çıkıp stüdyodaki kimsenin anlamayacağı şekilde de konuşup belki de istemese de programı bu hafta götüren kendisi oldu geçen hafta da ajdar dı.

aynı satırda isimlerini yazmayacağım insanlarla aynı tv programına katılmış, yazık etmiş kişi.
bir de konuşturmadılar adamı, ((bkz: seviyesizlik)(bkz: yüzsüzlük)(bkz: rezillik)) yerine godu mu oturtan bir yazar çıkarsa idi ekşi, hakikaten nefis olurdu.
(yerine önerdiğim isim edit sonrası silinmiştir.)

eksi sözlüğe geri dönen kişi...

yılmaz aslantürk’ün 1990’lı yıllarda pişmiş kelle mizah dergisinde çizmeye başladığı karakterin adıdır. uzun favorileri, pardösüsü ile 50’li yılların atmosferini anımsatır. ilk öykülerde bir üniversite öğrencisinin bekar evinde yaşananlar anlatılırken arka planda istanbul’da yaşamanın zorlukları görülürdü. otisabi, büyük şehirde ayakta kalmak için küçük entrikalara başvurur ve her segerinde karlı çıkar. sonraki dönem otisabi öykülerinde kadın-erkek arasındaki ilişkileri ağır basar. yeni bir kadınla tanşması ve nihai amacına ulaşmak için çevirdiği numaraları ve -bazı- kadınların bunları hak ettiğini göstererek yanında olmamızı sağlar. ya da bir kadından ayrılmanın zorluğunu gösterir ve otisabi’nin yine başarılı olmaması için bir neden yoktur. çünkü kadınların ne istediğini (ya da istemediğini) bilir ve planlarını ona göre yapar, uygular. yılmaz aslantürk tüm bunları yalın bir çizgi, duru bir anlatım ve görmediğimiz ayrıntılarla çizer.http://www.otisabi.com adresinde otisabi öykülerinden örneklere ulaşılabilir.

klavyeyle yazılması en zor kelimelerden biri. tuhaf.

bu yılmaz aslantürk:http://img521.imageshack.us/img521/2171/yaslanturkyw2.jpg

bu da otisabi:http://img508.imageshack.us/img508/100/otisxi1.jpg

artık uykusuz dergisinin arka sayfasında varlığını devam ettiren her bölümde başka bir hatun kişiyle birlikte olması nedeniyle kitleleri kendine hayran bırakan çizgi karakter.

kendisini ilk defa reha muhtar ve ajdar in oldugu bir programda gordum, tanidim, ogrendim ve programda reha muhtar a durustce "ben sizin gercekten boyle biri oldugunuzu, ajdar in da rol yaptigini dusunuyordum ama yanilmisim goruyorum ki siz rol yapiyorsunuz ajdar ise gercek!" gibi bir cumle kurmus ve bende derin saygi uyandirmistir.

maceralarını zevkle okuduğum fakat sonra erkekler konusunda iyice paranoyak olduğum karakter.

tek gecelik aşkların çizgi kahramanıdır. seks yaşantısı oldukça düzenlidir. aslında sosyal mesaj bile vermekte...

-otis abi
*efendim canım
-bişey sorabilir miyim abi
*sor canım
-neden her hafta bu kızları götürüyormuş effecti yapıyorsun da biz görmüyoruz?
*gel takıl bana da sen de gör.şurdaki kızı görüyor musun?
-evet
*sana girsin
-höö
*çok fazla uykusuz okuyosun ılık bi duş al rahatla.

uykusuz un en arka sayfasında ikamet eden bir karikaturdur.her gun baska kızlarla takılıp genellıkle hıkayenın sonunda onları yataga attıgı ıcın bır cok yakın arkadasım tarafından taklıt edılmeye calısılmıs,sonunda buyuk hayal kırıklıklarına sebep olmustur.

kanzuk u istifaya davet etmiş diyorlar.