confessions

isimsiz kahraman

- Yazar -

  1. toplam entry 5876
  2. takipçi 1
  3. puan 3565758

orhan pamuk

isimsiz kahraman
ondan istenen vatan millet sakarya edebiyatı yapması değildir yapması gereken tarihcilerin bile bu böyledir demediği konuda ahkam kesmemesi ve bir milleti hem de kendi milletini ve uğruna kanın sel olup aktığı vatanını hiçe saymamasıdır. kötü niyetlilere türkiye ye karşı kullanmak üzere büyük bir koz vermesidir canımızı yakan. kaleyi içten fethetme politikasının bir piyonu olmasıdır.

orhan pamuk

isimsiz kahraman
düşüncesini ifade ederken düşünce özgürlüğü kavramının nasıl sömürülebileceğini bize göstermiş yazarımsı kişidir. düşünce özgürlüğü; ülkesine, milletine, geçmişine hakaret etmek için kullanılan bi kavram olmamalıdır ki kutsal bir kavramdır bana göre. orhan pamuk gecen sene başaramamıştır ama bu sene amacına ulaşmıştır bir nobel ödülü almıştır ama bir milletin nefretini de kazanmıştır aynı zamanda...

fransa parlamentosu

isimsiz kahraman
japonlar der ki...
bir türk, beş japon’a bedel.
beş japon, elli türk’e bedel.

organize olma yeteneğidir bu.

tek tek çok kabiliyetliyiz.
birlikte hiçiz.
bakın ne diyor herkes...
"fransa’da 350 bin ermeni seçmen var... ermeni oylarını alabilmek için soykırımı tanıyorlar, yok diyene hapis cezası falan getiriyorlar."

peki, almanya’da ne kadar türk seçmen var?
700 bini geçti.
o halde, neden, alman federal meclisi, ermenilere yönelik "toplu katliamı" anma önergesini kabul etti?

350 bin kişi "soykırımcı" sıfatını kabul ettiriyor.
iki katı...
700 bin kişi "toplu katliamcı" sıfatını engelleyemiyor.
neden?
dünyanın dört bir yanındaki 10 milyon türk’e "saldım çayıra" muamelesi yaparsan...
olacağı budur.

sadece fransa üniversitelerinde üç bine yakın türk öğrenci var.
20 binden fazla da fransa’dan mezun türk var.
bugüne kadar, bir allah’ın kulu çıkıp, "çocuklar, siz türkiye’nin konsoloslarısınız... türk tezine sahip çıkın, anlatın" dedi mi?

bırakın fransa’yı...
şu anda 50 bin türk çocuğu, abd’den almanya’ya, avustralya’dan italya’ya kadar dünyanın hemen her ülkesinde öğrenim görüyor...
bugüne kadar, bir kez olsun, yurtdışındaki türk öğrencilerimiz, büyükelçiliklerimize davet edilip, sözde soykırım konusunda bilgilendirildi mi?
"gerçek budur... girdiğiniz her ortamda arkadaşlarınıza anlatın" denildi mi?

zart zurtla olmuyor bu işler.

ankara sanayi odası başkanı, paris’e gidecekmiş, "soykırım yoktur" diyecekmiş, bakalım maçaları yetip, onu da içeri tıkacaklar mıymış...
insanın göğsü kabarıyor.
kabarıyor da...
ankara sanayi odası’nın "soykırım yalanı" ile ilgili olarak, üyelerini bilgilendirmek için bastırdığı bir tane kitap var mı?

kendi insanımıza anlattık mı ki... kendi insanımız karşılaştığı yabancılara anlatabilsin?

antalya’daki otelci arkadaş, merak edip "nedir bu mesele" diye soran hollandalı turiste nasıl bir cevap verebilir mesela?
"yalan" diyoruz.
"asıl onlar bizi kesti" diyoruz.
başka?
kaçımız, bu meseleyle ilgili "kanıt, belge düzeyinde" bilgi sahibi?

"soykırım vardır" diyen "uyduruk ifadelerle dolu" yabancı kaynaklı kitap sayısını yazarsam, hepimiz çok utanırız.
kaç tane türkçe kitap var bu konuda?

ne bileyim... "kocasını aldatan kadınlar" dizisi yapan gazeteler, neden bu konuda vatandaşı bilgilendirici yayın yapmaz?
boynuzlu erkeklerden daha mı önemsizdir bu milletin onuru?

yılmaz özdil

29 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol