hipotenus

nanı nanı nanı nanı müziği veya dımdım dımdım dımdım müziği

o anlatsa ben dinlesem,o anlatsa ben uyusam,o uyusa,uyusak...

daha çok eskilerin kullandığı bir türk özdeyişi. (bkz: türksün di mi).maalesef ki doğrudur bizim toplum yapımızda.erkekler karılarını aldatırlar ve "çapkın" olurlar. genellikle de ekonomik özgürlüğünü kazanamamış eşleri tarafından çoğunlukla affedilirler.ancak aynı şeyi kadın yaptığında erkekler boynuzlanmış oldukları gibi bir de üstüne kadın namussuz olur,acilen boşanır.oysa ki bu olgu (bkz: erkeğin elinin kiridir)diye adlandırılır.

eski sevgiliyi değil de bazen, eski "sen"i özlemek...

avrupa yakası’ndaki selinin yüksek yüksek kulelere ev kurmasınlar şeklinde seslendirdiği hede...

(bkz: makbıyylee...)

önemli olan çok ve boş entry girmek değil de az ama öz yani içi boş olmayan bir anlam ve mesaj içeren entry girmek anlamına gelir.bilgiçlikte statü yükseltmek ya da sözlükte popüler olmak için değil de gerçekten söyleyecek bir şeyi olduğu için entry girmektir.(bkz: önemli olan boyu değil işlevi) (bkz: sözde değil özde güzellik)

(bkz: erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer köşesi)

"ne var lan ne var?"

erkek selülitten ne anlar (bkz: eşek hoşaftan ne anlar)
portakal kabuğu görünümünden portakalı bile anlayabilir

uzaylılar yapıyorlarsa acaba ışın kılıcıyla mı yapıyorlar acaba diye düşündüren hede

entryniz silinirse vereceğiniz tepkidir.

necip fazil kisakurek
yakisikli degilsin ama sempatiksin

adı "burhan yakası" olarak değiştirilmesi gereken dizi.

bilgisayar başında, gözünde gözlüğüyle,gecenin bir vakti,izlenildiğinden habersiz,sizi uykuda sandığı,derin derin yetiştirmeye çalıştığı proje üzerinde çalışırkenki,veya sınav kağıtlarının tümünü yorgun gözlerle ve sabrının son noktasında masanın üzerine saçmış,arasında kaybolmak üzere ve sabaha karşı okumaya çalıştığı zamanlarda.aslında öyle çekici oluyor ki ama o farkında değil.belki de onu çekici kılan da bu yani bu doğallığı...

genellikle anlamı gibi övülmüş ve de övülmeye layık olan kimselerdir ahmet’ler. türkiye’de en çok verilen isimler top 5’inde olduğu gibi genelde gönül tahtında da top 5 de olur bunlar,arkadaş çevrelerince de sevdiceğimizken de.ahmet adı toplumumuzda artık bir fenomendir.modası hiç bir zaman geçmeyecektir çünkü o artık bir klasiktir.laf aramızda bir erkeğe de en çok yakışan isimlerden biridir.sıradanlığı ve yüksek oranlı rastlantısallığı ahmet’ler için bir tehlike arz etmez.çünkü onlar kişilikleriyle isimlerini çok güzel taçlandırmayı ve yansıtmayı hatta daha da hoş anlamlar yüklemeyi bilirler.sanılanın aksine onlar hiç de sıradan diil tam tersine nev-i şahsına münhasır tiplerdir ve hiçbiri birbirinin aynı değillerdir.bu özellikleriyle isimlerindeki sıradanlığı kişilikleriyle ortadan kaldırmasını iyi bilirler.yani ya onlar isimlerinin anlamını böylelikle yansıtmaktadırlar ya da isimleri onları yansıtmış oluverir.

belki de "adamına göre açmak" tır. "doğru yerde, doğru zamanda, doğru kişiye..." gerisi avucunu yalar...

hay ben senin gibi soruya da... seni soru diye yazana da...
başlıcam haa...

doktorun "maalesef sorun sizde,kısırsınız." dediği an...

içindekiler:
topkek
çikolata
gofret
poğaça
açma
simit
peynir
zeytin
kutu meyve suyu
beslenme örtüsü
suluk(matara tarzı bişi)
elbezi(anne tarafından özenle sabunlanmış)