goshenit

Zaman asimina ugramis bir mensup olarak icimi kemiren his.
Cok ozledim o heycanli gunleri!!!

izlemeyerek protesto ettigim mac. kimin umrunda? kimsenin... peki

demogojide ustlerine yoktur bu trollcuklerin."sen oylesin de biz degil miyiz" kaliplarini pek cok sarf ederler. somuru en gorulur ozellikleridir. beyaz kefeni bir de parayi cok severler, her aktivitelerinde mutlak kullanirlar. yine insan,insanimiz.. dilerim uyanirlar!

en onemlisi; bok bogazi kilitlemektir.

en havali olandir. ayni zamanda sahip olamadigimdir.

tedavi surecini ozetleyen bir film repligi vardir;

"kanser olmanın en kötü kısmı size yaptıkları değil sevdiğiniz insanlara yaptıklarıdır."

deadpool (2016)

(bkz: gozunekuskacangoshenit)

kulağa hoş gelen eylem... lakin gerçeğe döndürdüğünde kıvılcımlarla aksatmadan gözümü yaktığımdan, benim için tehlikeli olan durum.

ne kadar ruh hastası hostes varsa bu firmada... bir keresinde bir yolcuya bir fırça attı ki uçak sarsıldı resmen. yolcunun yerinde olsam parçalardım da adam mazbut bişeydi. öyle işte.

ayrılık zamanı dibe vurduran nilüfer şarkısıdır.. over dose istemiyorsanız buhranlı dönemde dinlemeyin hocam!

sözleri de ekleyecek olursak<,

sensiz bu aşka elveda
ağlasam da yansam da
dayanırım inan yokluğuna
hatalara elveda

hasret vurunca bin parça
yalnızlığım boşlukta
alev alev yansın
dudaklarım öp beni son defa

her sevda bir veda bin ceza
o son bakıştaki dumanlı gözler
mahkum olan o son bir kaç damla
hesap sorar sana sana

yalvarırım sana
ben ağlarken
sen ne olur bakma
dayanamam inan
ellerimde bu siyah güller
hasret acı verse yine de
elveda veda

yahudi melun olarak okuduğum başlık. üstada ettiğim saygısızlıktan ötürü vurun beni!
vurun vurun hazırım.

(bkz: şeytanın da bir sabrı var)

kadıköy rıhtım’dan, nautilusa dönen cadde üzerindeki otobüs durağı.

(bkz: hamza yerlikaya otobüs durağı)

üni. kantininde en çok dinlenilen gruptu. iyi hoşlar da neşet babanın neredesin seni bir coverlamışlar ki sorma gitsin. ofiste kulaklıktan dinlediğim radyoda bir an mırıldanmaya başladı parça. 1 ölçü geçmeden gözlerimden yaşlar süzüldü. en çok özlediklerime söyledim hep şarkıyı..
canımın için amcam, canım dostum kartalkalkardalsarkar sizin için tekrar hep beraber dinliyoruz.

https://www.youtube.com/watch?v=V_SUfaGUQtQ

(bkz: duman)

buralarda hiç bir şey değişmedi.. halen boktan bir sistem içinde sürüklünüyoruz! geçen gün muhammed’in karikatürünü yapan adamı senin yanına gönderdiler. bul onu özür dile olur mu? müslümanlığın bu olmadığını söyle bir de.. lütfen! gönlünü alırsın sen bilirim, iki espri yaparsın, filmleri ve tiyatro oyunlarını anlatırsın. içtiğin şarapları tattırırsın. (ama orda daha iyisi varmış kevser mi ne? onun yorumunu bekliyorum senden) adamı bir şekilde ikna edersin, boku bokuna öldüğünü unutturursun. yaparsın bunu, çünkü sen insanın en canı yandığı anda bile bir damla suyla serinletirsin kalbini..
sen km’lerce uzaktayken bile güç verirsin! varlığın yeter güvende hissetmesi için insanın. sen 48 yaşına rağmen bir çocuk için akşamın ayazında ebelemeçlerle kahkaha patlatırsın. sen sen senn!! o kadar çok sey var ki sana dair yazılabilecek. amcam gibi gittin anacığının kollarına.. nurlar için de uyu cancağzım.. seni unutmak gibi bir kelime olmayacak.. sen benim dostum,canım,abimsin her zaman. seni seviyorum.

istifa kararlarının tetiklendiği gün.

bebeğim o benim, müthiş bir tesadüfle bir araya geldik. oksadık birbirimizi, herkese nişanlım diye takdim ettim ama kimse inanmadı!

neden inanmadılar ki? bilemedim.

iç acıtan haber, doğaya mı küfür etsem bilemedim. boşuna demiyorlar, adaletine sikerler dünya. ne istedin lan 60 güzide inekten. kırım lan bu kırım!