atlet juan

sinan sağıroğlu’na sorulması gereken sorudur. ayrıca (bkz: şirin baba lenin mi)

1987 yılında doğan sırp tenisçidir. roland garros 2007’de sempatimi kazanan djokovic, yarı finalde son iki yılın şampiyonu rafael nadal ile bugün karşılaşacak. yeteneklidir, gelecekte kortların kralı olabilir.

şişede durduğu gibi durabilen şeydir, bünyeye bağlıdır.
not: bende durmuyor o ayrı.

(bkz: sokakta aşçı mutfakta orospu yatakta hanımefendi)

(bkz: oliver kahn)

mecazi bir anlamı olan niteleme sıfatıdır.

bir yetişkine göre cidden de çıldırtan sorulardır; ama herkes de unutmamalıdır ki o yetişkinler çocuk iken ayni sorular ile çıldırtan insanlardır.

(bkz: ahmet mete ışıkara)
ayrıca (bkz: kendini fay hattı sanan insan modeli)

bir süre nasıl açıklayabileceğimi düşündüğüm ve sonunda mel gibson’ın braveheart’ı ile anlatmaya karar verdiğim acıdır. ne alaka diyenler haklısınız ama hele bir soluklanın ve beni dinleyin. izleyenler bilir mel gibson’ın canlandırdığı william wallace karakteri, o kadar işkenceye ve öleceğini bilmesine rağmen merhamet etmek yerine ’’özgürlük’’ der ve öldürülür; halbuki wallace’a işkence yapanların bu kadar kasmasına gerek olmayacak bir işkence, bir acı vardır ki o da işte aşk acısıdır. eğer wallace’ın böyle bir acısı olsa ve o anda o acı kendini en üst düzeyde hissettirse idi bırakın merhamet etmeyi, wallace, kendine işkence edenlerin ayağının altını bile öper idi!

o’nu eski yapan sebebe bağlı olarak değerlendirilen kişidir. eğer gerçekten sevilen bir eski sevgili ise belki kötü hatırlanır, belki iyi; ama hatırlanır.
(bkz: sözlüğe içini dökmek)

(bkz: steve nash)

bana ’’lebron james duncan ile ayni takımda olsa belki de onu bu kadar çok besleyemez idi.’’ dedirtecek kadar lebron james ile saha içinde çok iyi anlaşan, lebron’un asist istatistiklerini yükseltmesinde büyük katkıları olan saçına kurban olunası basketbolcudur.

(bkz: mel gibson)
(bkz: alakaya maydanoz)

(bkz: boris daha ne etsin)

2007 playoff ları doğu konferansı finali altıncı maçında detroit pistons karşısında oynadığı oyun ve beşte beş üçlük isabeti ile lebron james’i bile gölgede bırakan oyuncudur. bu performansının yarısını ise lebron james olmadan sergileyemez idi o ayrı; zira lebron’a yapılan üçlü sıkıştırmalar sonucu çoğu zaman kendisine savunma yapılmadan oynamış ve üçlükleri de boş durumda iken atmıştır. yine de bu çocukta gelecek var.

iki açıdan değerlendirilebilecek bir transferdir. olumlu olarak baktığımızda fenerbahçe’ye kısa vadede de olsa çok büyük katkılar sağlayabilecek bir futbolcudur ama bu durum roberto carlos’un ancak fenerbahçe’ye çok iyi şekilde uyum sağlaması ile olur. yaşlıdır muhabbetlerine de gelince: shaquille o’neal da yaşlı ama bu adamı alıp türkiye basketbol ligi’nde alt sıralara oynayan bir takıma koyalım, shaquille bütün ligin ebesini .iker. olumsuz olarak baktığımızda ise cidden de başarısız bir transferdir. fenerbahçe ve galatasatay gibi takımlar artık kendi liglerinde kazandıkları başarılar ile kimseyi tatmin edemezler. fenerbahçe elli yıl üst üste şampiyon olup avrupa kupalarında bir halt edemez ise benim gözümde bir hiçtir. ayni durum galatasaray ve beşiktaş için de geçerli. şimdi bu yargıyı konuya bağlayalım. çok açık ki roberto carlos, taraftarın gözünü boyamak ve sırf yıldız bir oyuncu transfer etmek için yapılan bir transferdir. acaba aziz ’’the money’’ yıldırım hiç düşündü mü roberto carlos’un takıma ne gibi bir katkı sağlayabileceğini ya da fenerbahçe’nin gerçekten böyle bir ouncuya ihtiyacı olup olmadığını. hadi bunları düşündü diyelim; roberto carlos artık 90 dakika verimli olamayan bir oyuncu. en önemlisi de kazanacağı bütün paraları kazanmış ve tatmadığı başarı yok gibi. e be kardeşim sen düşünemez misin bu adamda ne hırs, ne tutku ne de fenerbahçe’nin ihtiyaç duyduğu bir kazanma azmi yok diye.
çok konuştum, sonuç: fener seneye ligi rahat alır, avrupada da alır; ama babayı...
not: ben fenerbahçeli değilim san antonio spurs taraftarıyım.

(bkz: türkiye komünist partisi)

(bkz: çikita muz)
(bkz: nane)
(bkz: sinirden ağlatan şarkılar)
(bkz: gülmekten ağlatan şarkılar)

ilginç bir sözlüktür. sözlükte çok kısa bir zamandır yazıyorum ve bu kısa sürede her kimler var butonuna tıkladığımda, sözlükte her an en az bir moderatörün bulunduğunu görüyorum. acaba nöbetleşe mi kalıyor bunlar? bu da demek oluyor ki ya bu sözlük çok disiplinlidir ya da benim yaşadığım sadece bir tesadüf.

belki de yıllar sonra roger federer’in şimdiki durumundan daha yüksekte olabilecek olan tenisçidir. ancak sadece toprak kort şampiyonlukları ile efsane olamaz zira her sene yapılan dört büyük turnuvadan üçü çim zeminde oynanıyor.
(bkz: sizin gibi gençleri çimde görmek isteriz)
(bkz: roger federer)